Bugün Mekong Delta’da geçti, su an Can Tho şehrindeyiz. Bilgisayarın adaptörünü HCM City’de unutmuşuz, artık detayları başka gün yazarım.
Yarın yine buralardayız, üçüncü gün Kamboçya’ya geçeceğiz.
Adaptör bulundu, yazmaya baştan devam…
Bugün Ho Chi Minh şehrine elveda deyip, Mekong nehri ile bir daha buluşmaya gidiyoruz. Sabah 8’de otelin hemen arka sokağında bulunan Sihn Cafe’nin önündeki curcunaya katılarak tura başladık. Sonunda bizim turun otobüsü de geldi, bindik. Yine ortalama hızımız 40 Km/s, üç saatlik bir yolculuktan sonra Cai Be’ye vardık.
Ho Chi Minh çıkışında modern bir otoyoldan şehri terk ettik, üç şerit araçlara iki şerit motosikletlere yapmışlar. Bomboş yolda otobüsümüzün hızı 60 Km/s’i geçmiyor, artık alışkanlık mı, yoksa bu Hyundai otobüsler bu kadar mı gidiyor bilmiyorum.
Otoyol bitince duble yoldan devam ediyoruz. Bu yolda da motorlar işin içinde. O nedenle bol bol korna sesleri, frenlerle, kağnı hızında ilerliyoruz. Yol boyunca ekmek ve motor kaskı satıcıları görüyoruz, oldukça büyük bir kaç şehirden geçiyoruz, eski püskü gecekonduların arasında gayet yeni modern binalar da var. Şehirler kuzeye göre daha modern, bizim şehirler ayarında diyebiliriz.
Cai Be’ye gelince otobüsten inip teknelere biniyoruz. Evler, kıyıda kazıklar üstüne, su içinde inşa edilmiş, insanlar teknelerle malları taşıyor, bizzat satış yapıyorlar… Biz turistler de, su üstünde yaşayan, Mekong’tan beslenen bu insanları fotoğraf makinelerimize malzeme yapıyoruz.
Tur; şeker yapımı, patlamış pirinç fabrikası gibi etkinliklerle devam ediyor. Sonra teknelere binip labirent gibi kanallar arasında dolaşarak öğle yemeği için bir su üstü restoranına geliyoruz. Yemekten sonra bize yerel müzik dinletiyorlar. Açıkçası söylemek gerekirse, Vietnam müziği, pek öyle uzun süre dinlenecek gibi değil. Bu bölgede Tayland müziği hoşuma gitti, diğerlerinde ne armoni, ne uyum aramamak lazım.
Yemekten sonra Vinh Long şehrinde bir pazar yeri ziyaretinden yapıyoruz. Pazar yerinde bir ananas alıp yiyorum. Aslında soldaki kadından alacaktım, gruptan üç kız ondan alınca, bende elinde plastik bir eldiven bulunan öbüründen aldım. Ananası doğrayarak veriyorlar. Yerken tadında bir gariplik, o eldivenden gelen bir şey hissettim. Ama aç gözlülükle hepsini yedim. Ertesi günde zehirlenme belirtileri başladı ama bir kaç paracetemol ile tedavi ettim. (Bu olay bütün gezi boyunca nadir bir gıda problemi oldu, oysa Türkiye’de bizim yıldızlı otellerde her sene iki-üç kere zehirlenme vakası oluyor. Pis falan diye buralara gelmeyenlere duyurulur)
Pazar yeri ziyaretinden sonra bir feribot ile karşı kıyıya geçiyoruz. Bu, yarım saat sürüyor.
Bu Mekong Delta acayip bir yer, kanallar, köprüler, şehirler, insanlar, köyler… arada feribotlar… millet buralarda yolunu nasıl buluyor bilmiyorum.
Aksam Can Tho şehrine varıyoruz, 400 bin nüfuslu modern bir şehir. Bandırma gibi bir yer diyeyim. Acentenin ayarladığı Hoa Phuong otelde kalıyoruz, idare eder. Bir yıldızlı bir otel.
Akşam sahilde bir restoranda oturup bir şeyler yiyoruz sonra da gece bir sokak içeride Hop Pho diye bir yerde bir şeyler içmeye oturuyoruz. Wi-Fi İnternet’i var, süper güzel bir yer. Tam İnternet’i bulduk sömürelim derken, Arzu dün gece bilgisayarın adaptörünü kaldığımız otelin yanındaki Chi’s kafede unuttuğunu hatırlıyor. Çıkıp bir kaç elektronikçiye bakıp bir adaptör uydurmaya çalışıyoruz ama olmuyor. Otele dönüp rehberi arıyoruz. Paralel grubun rehberi geliyor. Olayı anlatıyoruz. Çocuk bizim oteli, acenteyi arayıp adaptörü buluyor, yarın birleşeceğimiz grubun rehberi Tam’in getireceğini söylüyor. Rahatlıyoruz. Ben de rehberlik hayatımda böyle bir sürü ıvır zıvır problemi hallettiğim için adaptörün geleceğinden emindim, yeter ki bulunsun. Asus eeepc, yeni bir alet olduğu için kimsenin işine yaramayacağından bulunması büyük olasılıktı.
Bu turu 36 dolara aldık. içinde iki buçuk gün tur, iki gece otel, bir öğle yemeği, iki kahvaltı, otobüsler, rehberlik, iki kere tekne turları, bir gün kayık turu, bir tişört, Kambocya’ya motor. Hepsi dahil. Bilmeyenler için yazayım biz Türkiye’de bir boğaz turunu 70 dolara falan satıyoruz.
Oral, iyi yolculuklar dilerim. Umarim her sey yolunda gider. Biz Vietnam’da bulutlu havadan bunalip erkenden Kambocya’ya gectik.
Muhammet, su Kambocya fasli bir bitsin Tayland’a donunce duruma bir bakacagiz, sana mesaj atariz. Bu arada Turkiye’ye ne zaman donuyorsunuz?
selamlar,
on gun sonra bizde sizinle aynı rotayı izleyecegiz,yazılarınızı okuyunca sanki ikinci bir tura cıkıyormus gibi hissettim birden.hoscakalın,oral
singapur’a ne zaman geleceksiniz? cep numaram +65 91**** dort gozle sizi bekliyorum mutlaka haber verin