Uçak kalkana kadar biraz daha Dubai’yi dolaşalım dedik ve sahilden dün gece dolaştığımız meşhur, zaten bu Dubai’nin her şeyi meşhur, Palmiye Adalarına doğru yol aldık. Plajda bir kaç kişi vardı.
Burj al Arab otelini bu kez gündüz fotoğrafladık.
Palmiye adasına geçip Atlantis oteli gördük.
Dünyanın en yüksek binasına yanaşmak bir türlü mümkün olmadı, çünkü son anda binanın adı değişmiş. Burj al Khalifa olmuş. Gerçi onu anladık ama, otobanda bir oraya, bir buraya savrulunca, baktık, zaman kalmıyor, uçağı kaçıracağız. Vazgeçtik. Zaten kapısına varsak da geri dönecekmişiz, asansör tamirata alınmış yukarı çıkarmıyorlarmış. Bir de böyle rezervasyonsuz gidersen, kapıda adam başı 200 dolar para alıyorlarmış. Yani birinci engeli geçsek, ikinciye takılırdık. Ama bunu ancak Türkiye’ye dönünce öğrendiğimizden, o an kuleye çıkmayı çok isteyen Arzu’nun canı sıkıldı.
Sonunda saat bir buçukta Dubai’ye elveda dedik…
Yurdumuzun karlı dağları gözüktü…
Afrika gezisi de böylece bitti…