Üç gece Caye Caulker adasında kaldıktan sonra, güneye, Placencia’ya doğru yola çıkıyorum.
Caye Caulker’da Placencia’ya gitmek için önce adadan Belize City’e geri dönülüyor. Adaya giderken orada ömür boyu kalmayı düşünmüyorsanız zaten bileti gidiş-dönüş alıyorsunuz.
Belize City’e varınca tekne iskelelerinin sol tarafında bulunan köprüden geçiliyor ve ilk göbekten sağa dönülüyor. Bir beş on dakika yürüme sonunda, bir ufak köprü geçiliyor. Sol tarafta, biraz ileride otobüs terminali bulunuyor.
Ben yedi buçuk teknesi ile şehre döndüm. Sekiz teknesi ile gelen arkadaşı bekledim. Sonunda saat on birde kalkan Dangriga otobüsüne bindik. Çünkü Placencia’ya direkt otobüs yok. Otobüse 10Bz verdik. Belize doları hemen hemen bizim para gibi, 10Bz eşittir 9TL.
Bu yolculuk ile yıllardır filmlerde gördüğümüz Amerikan okul otobüsüne binmiş oldum. Zaten bu ülkeler tam bir School Bus çöplüğüne dönüşmüş.
Dangriga’ya saat 14.15’de vardık. Böylece saat ikide kalkan Placencia otobüsünün kaçırdık. Bu sırada müthiş bir tropikal sağanak başladı. Arkadaş, Dangriga zenci drum kültürünü araştırmak için kendini yağmura fırlatıp bir hostel bulmaya gitti. Otobüste bulunan bir Amerikalı kadın sonunda bir taksici ile anlaşıp Hopkins’e yollandı. Ben de saat 16.30’da kalkacak Placencia otobüsünü beklemeye başladım.
İki saat boyunca terminale bin bir çeşit insan girdi, çıktı. Sonunda Ritchie şirketinin mavi boyalı otobüsü geldi. Otobüste tek turist hatta beyaz benim, kalanlar zenci. Buradan Honduras’a kadar kıyı bölgesinde Afrikalı kültürü hakim.
Bana birileri yedi demişti ama muavin 10Bz aldı. Akşam hava kararırken bir zamanlar ada olan, ama şimdi ince bir karayolu ile ana karaya bağlanmış olan Placencia’ya vardık.
Placencia’ya varmadan az önce Maya Beach denilen lüks otellerin ve evlerin bulunduğu bir bölgeden geçtik.
Otobüs havaalanı pistinin sonundan dönüş yapıyor. Uçaklara dikkat tabelası konulmuş ve aynı tren geçitleri gibi bariyer var.
Placencia’da sahile yakın Omar hostelin dormunda kaldım. 22Bz, odada bir ben vardım. Gece yarısı Guatemala’da bizden ayrılıp Meksika’ya giden arkadaş geldi. Son anda akşam altıda kalkan son otobüse yetişmiş. Hostel biraz bakımsız kalmış, benden önce giden elemanın yatağını iki gün geçti temizlemediler.
Omar guesthouse’un ana caddede bir de restoranı var. İnternet için oraya gidiliyor.
Bu fotoğrafı plajda çekmiştim. Şimdi yaklaşık üç sene sonra bu nedir diye araştırdım, Noni denilen meyve çıktı. Bu aralar bazı arkadaşlar Kyani diye bir besin takviyesi gibi bir şey satıyorlar, noni falan diyorlar. Meğerse ben üç sene önce fotoğrafını çekmişim 🙂